25 Şubat 2017 Cumartesi

ÇOCUKLARDA DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU SORUNLARI

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu: Aşırı hareketlilik, dikkat sorunları ve istekleri erteleyememe belirtileriyle ortaya çıkan bir psikiyatrik bozukluktur. Dikkat eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu olan çocuklar, aşırı hareketlidir, dikkatleri çabuk dağılır, engellenmeye ve beklemeye tahammülleri yoktur. Sabırsızdırlar, kolay uyarılabilirler, çabuk kızar, hareketlenir ve kolay incinirler.
Çocuğun yaşamının  her anını  etkileyen  nörobiyolojik bir bozukluktur. Çocukların %5’nde görülür. Erkek çocuklarda kız çocuklara oranla daha fazla görülmektedir.
 NEDENLERİ
-Son 15-20 yılda yapılan araştırmalar dikkat eksikliği ve hiperaktivitenin organik kökenli olduğu görüşünün hakim kılmıştır.
 -Bozukluğun genetik geçişi üzerine durulmuş ve bu çocukların 1.dereceden akrabalarında oran daha yüksek bulunmuştur.
-Kaotik aile yapısında yetişen ve ağır ihmal ve tacize ihmal kalan çocuklarda belirtiler gözlenebilmektedir.
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞUNUN TİPLERİ
Hiperaktivitenin üç tipi vardır:
1-Dikkat eksikliğinin ( Dikkatsizliğin) Önde Geldiği Tip
2-Hiperaktivite-İmpulsivitenin ( dürtüsellik) Önde Geldiği Tip
3-Dikkat eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu, Birleşik Tip(Her ikisinin bir arada görüldüğü tip)

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğunun Görülme Sıklığı
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu çocuklarda en sık görülen davranış problemidir. Değişik araştırmalarda farklı oranlar verilmekle birlikte genelde rakamlar bir­birine yakındır. Genel popülasyonda erkeklerde daha sık görülmekle birlikte okul öncesi çocuklarda %5-10 ara­sında değişen oranlar bildirilmektedir. Ülkemizde yapı­lan bir araştırmaya göre okul çağı çocuklarında %5 ora­nında tespit edilmiştir. Bu kadar sık görülen bir durumun tanınması ve bu çocuklara gereken psikiyatrik yardımın verilmesi çok önemli olmaktadır. Diğer türlü bu çocuklar tanınmamakla birlikte tecrübesiz kişiler tarafından yan­lış tanılar konularak oyalanmaktadır. Özellikle “çocuktur düzelir” “erkek çocuk aşırı hareketli olur” “babası da bu şekildeydi” türü yaklaşımlar bu çocukların aylar ve yıllar­ca bu belirtilerle sıkıntılar çekmesine ve zamanında te­davi müdahalesinin yapılamamasına neden olmaktadır.

Hiperaktivite Belirtileri Gösterir
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite konusunda kesin olarak tek bir neden yoktur. Genel olarak birçok nedenden bah­sedilmekle birlikte birçok araştırma bulgularına dayanı­larak bazı nedenler iyice netlik kazanmaya başlamıştır. Bu nedenler arasında en önemlilerinden biri genetik ge­çiştir. Yani anne babasının herhangi birinde dikkat eksik­liği ve hiperaktivite durumu olan bir çocukta bu durum diğer yaşıtlarına göre daha sık olarak görülür. Birinci ve ikinci derece akrabalarında hiperaktivite olan kişilerde sıklık yine fazladır. Tek yumurta veya çift yumurta ikizle­rinden birinde hiperaktivite varsa diğerinde de görülme sıklığı artmıştır.
Beyindeki nöronal gelişimin farklı olması, bazı nöro transmitterlerin yeterli miktarda olmaması ve beyin yarım küreleri arasındaki lateralizasyon sorunu olarak da bazı sebep olarak görülmüştür.
Hamilelik veya doğum sırasında çocuğun maruz kaldığı hipoksi, travma, doğum komplikasyonları, hamilelikte al­kol ve sigara kullanımı, erken bebeklikteki bazı hastalık­lar ile beynin hasar görmesi de suçlanan nedenlerdendir.
Yiyeceklerdeki katkı maddeleri, suni tatlandırıcılar ve ko­ruyucu kimyasal maddeler de bir zamanlar suçlanmış, hatta tedavi amaçlı çocuklara diyet tedavisi uygulanmıştır.
Bu gün yurt dışında bazı merkezlerde halen diyet tedavisi uygulanmaktadır. Diyet kısıtlaması yapılan hiperaktif ço­cukların bundan fayda sağladığına dair bir kesin bir bulgu yoktur.
Hava, su ve ev eşyalarında mevcut bulunan kimyasal maddelerin, petrol ürünlerinin ve zehirli gazların da be­yinde “nörotoksik” etki yaparak hiperaktivite nedeni ol­duğu öne sürülmüştür.
Hamilelikte sigara içilmesi, çocukların yanında sigara içilmesi ve sigara dumanı içindeki zehirli gazların “nöro­toksik” tesirle beyne zarar vermesi bilinen bir gerçektir. Sigara kullanan aile üyelerinin çocukların yanında sigara içmemeleri özellikle önerilir. Sigaradan alındığı düşünü­len keyfin çocukların öğrenme ve dikkat sorunlarına yol açtığı unutulmamalıdır.
Bebeklik veya erken çocukluktaki kötü bakım ve ihmal durumları da hiperaktif çocukların geçmişlerinde diğer çocuklara göre daha sık görülmüştür.
Son zamanlarda yapılan görüntüleme tetkikleri ve bazı araştırmalar sonucunda gözler beynin frontal lobuna (ön lob] çevrilmiştir. Frontal lobun fonksiyonlarından, davra­nışların kontrolü, yargılama, çalışma hafızası, öğrenme süreçleri ve sosyalizasyon üzerinde etkileri belirgin olduğundan bu bölgedeki bazı gelişimsel sorunların dikkat eksikliği ve hiperaktivite sorunlarına yol açtığı öne sürül­mektedir.
Bazı anne babalar çocuklarındaki durumdan dolayı kendi­lerini suçlama eğilimine girmektedir. Bu son derece yan­lış bir tutumdur. Her anne babanın pedagojik açıdan bazı hataları olabilir. Pedagojik hataların doğrudan çocuklar­da hiperaktif belirtilere yol açtığı düşünülmemelidir. Bu türlü bakış açısına sahip hemen her problemde anne ba­bayı suçlama eğilimine giden uzman kişiler bile olabilir. Şurası bilinmelidir ki hiçbir anne baba çocuğunun zararı­nı ve kötülüğünü istemez. Yanlışlıkla yapılagelen bazı ha­talar var ise bunlar uygun yönlendirme ve bilgilenme ile düzelir. Ancak bazı pedagojik yönlendirmelerin hiperaktif çocukların aile ve okul ortamındaki sorunlarını çözmele­rine yardımcı olduğu düşünülmektedir. Davranış terapi­lerinin, davranış yönlendirme tekniklerinin bu konudaki yararı çoktur. Ancak hiperaktivite nedeninin tek başına anne baba hatalarına bağlamamak gerekir. Dört dörtlük sevgi alan ve yetiştirilme ortamına sahip çocuklarda da bu türlü sorunlar olabilmektedir. Ailede bir sorun varsa tespit edilerek düzeltilmesine yardımcı olunmalıdır.
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU İÇİN RİSK ETKENLERİ
•      Annenin gebelik öncesi ya da gebelik sırasında: Tıbbi durumu, duygusal zorluğu, doğum komplikasyonları, sigara-alkol-madde kullanımı
•      Çocuğun öyküsü: Orta derecede kafa travması (belirgin ilişki), anne sütü alma süresinin az olması,  gelişme de gecikme, öfke nöbetleri, enürezis(idrar kaçırma), tikler, düşük doğum ağırlığı

DSM-IV-TR’E GÖRE Dikkat eksikliği/ Hiperaktivite Bozukluğu
Aşağıdakilerden (1)  ya da ( 2)vardır:
(1  )AŞAĞIDAKİ DİKKATSİZLİK SEMPTOMLARINDAN  ALTISI (ya da daha fazlası) EN AZ 6 AY SÜREYLE, UYUMSUZLUK DOĞURUCU VE GELİŞİM DÜZEİNE GÖRE AYKIRI BİR DERECEDE SÜRMÜŞTÜR:
DİKKATSİZLİK
(a)    Çoğu zaman dikkatini ayrıntılara veremez ya da okul ödevlerinde, işlerinde ya da diğer etkinliklerinde dikkatsizce hatalar yapar.
(b)   Çoğu zaman üzerine aldığı görevlerde ya da oynadığı etkinliklerde dikkati dağılır.
(c)    Doğrudan kendisine konuşulduğunda çoğu zaman dinlemiyormuş gibi gözükür.
(d)   Çoğu zaman yönergeleri izlemez ve okul ödevlerini, ufak tefek işleri ya da işyerindeki görevlerini tamamlayamaz.
(e)   Çoğu zaman üzerine aldığı görevleri ve etkinlikleri düzenlemekte zorluk çeker.
(f)     Çoğu zaman sürekli mental çabayı gerektiren görevlerden kaçınır, bunları sevmez ya da bunlarda yer almaya karşı isteksizdir.
(g)    Çoğu zaman üzerine aldığı görevler ya da etkinlikler için gerekli olan şeyleri kaybeder.
(h)   Çoğu zaman dikkati dış uyaranlarla kolaylıkla dağılır.
(i)      Günlük etkinliklerinde çoğu zaman unutkandır.
(2)  AŞAĞIDAKİ HİPERAKTİVİTE-İMPULSİVİTE SEMPTOMLARINDAN ALTISI (YA DA DAHA FAZLASI) EN AZ 6 AY SÜREYLE UYUMSUZLUK DOĞURUCU VE GELİŞİM DÜZEYİNE GÖRE AYKIRI BİR DERECEDE SÜRMÜŞTÜR:
HİPERAKTİVİTE
(a)    Çoğu zaman elleri, ayakları kıpır kıpırdır ve ya oturduğu yerde kıpırdanıp durur.
(b)   Çoğu zaman sınıfta ya da oturması beklenen diğer durumlarda oturduğu yerden kalkar.
(c)    Çoğu zaman uygunsuz olan durumlarda koşuşturup durur ya da sağa sola tırmanır.
(d)   Çoğu zaman, sakin bir biçimde, boş zamanları geçirme etkinliklerine katılma ya da oyun oynama zorluğu vardır.
(e)   Çoğu zaman hareket halindedir  ya da sanki bir motor takılıymış gibi davranır.
(f)     Çoğu zaman çok konuşur.
İMPULSİVİTE(DÜRTÜSELLİK)
(g)    Çoğu zaman sorulan soru tamamlanmadan önce cevabını yapıştırır.
(h)   Çoğu zaman sırasını bekleme güçlüğü vardır.
(i)      Çoğu zaman başkalarının sözünü keser ya da yaptıklarının arasına girer.
DSM-IV-TR’E  GÖRE DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE TİPLERİ
Hiperaktivitenin üç tipi vardır:
1-Dikkat eksikliğinin ( Dikkatsizliğin) Önde Geldiği Tip: Son 6 ay boyunca  A1 tanı ölçütü karşılanır, ancak A2 Tanı ölçütü karşılanmaz.
2-Hiperaktivite-İmpulsivitenin ( dürtüsellik) Önde Geldiği Tip: Son 6 ay boyunca A2 tanı ölçütü karşılanır, ancak A1 tanı ölçütü karşılanmaz.
3-Dikkat eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu, Birleşik Tip(Her ikisinin bir arada görüldüğü tip): Son 6 ay Boyunca hem A1, hem A2 tanı ölçütü karşılanır.

Çocuğum Çok Hareketli Ne Yapmalıyım?

Hareketli çocuğu olan anne babaların olaya gayet sakin yaklaşarak, bu hareketliliği ve çocuğun psikososyal gelişimini iyi yönlendirmeleri gerekir.
 Aşırı hareketliliği yüzünden çok eleştirilen, sürekli ikaz edilen, ceza verilen dur sus yapma gibi komutlar alan ve sosyal ortamlardan dışlanan çocuklarda başta özgüven eksikliği olma üzere duygusal sorunlar da oluşabilir. 
Bu çocukları sportif faaliyetlere yönlendirmek ve onları olumlu ve faydalı uğraşlarla meşgul etmek, enerjilerini bazı hobilere kanalize etmek , dikkat eksikliği ve hiperaktivite durumu varsa tedavisini sağlamak, okul öncesi dönemden itibaren dikkat seviyesini arttıracak bazı eğitsel çalışmalar yapmak fayda sağlayabilir. 
Ana babaların bu çocuklara yönelik yapabilecekleri bazı davranışlar şu şekilde özetlenebilir:
- Dinleyin, sabırlı olun, tahammül seviyenizi arttırın.
- Tepkileriniz ona karşı aşırı olmasın, incittiğinizin farkına varmayabilirsiniz.
- Dikkatini bir konuda odaklayıp o konuda devam etmesine yardımcı olun. 
- Dur düşün konuş, dur düşün harekete geç sistemini uygulayın.
- Sonuçlarından öğrenmesini ve sonuçlardan yararlanmasını sağlayın, sonuçları konuşun.
- Yaşa uygun spor faaliyetlerine yönlendirin, enerjisini dışarı atmaya çalışın.
- Ek öğrenme güçlüğü olup olmadığına dikkat edin, öğrenmeye karşı isteksizlik olup olmadığına dikkat edin.
- Uygun okul öncesi eğitim ve yönlendirme için yönlendirin.
- Günlük hayatı organize edin, onun için zevkli ve faydalı olacak faaliyetler programlayın.
- Ev ortamını onun kişiliğine göre dizayn edin, tehlikeli olabilecek ortamlardan koruyun.
- Arkadaşları ile iletişim ve ve etkileşimini arttırın, sosyalleşmesine yardımcı olmaya çalışın. 
- Hatalı davranışlarına hemen kızmak yerine onunla konuşmayı tercih edin. 
- Uygun ödül ve ceza sistemini devreye sokun.
- Pozitif mesaj ağırlıklı olarak yönlendirin, negatif mesajlarınızın aranızdaki ilişkinin kalitesini düşürdüğünü unutmayın. 
- Dikkatini toplayacak eğitim uygulamalarını elinizden geldiğince her gün yapın.
- Aşırı hareketlilik ile beraber dikkat eksikliği tedavisinin önemli olduğunu unutmayın.
- Akla geleni hemen yapma, dürtüsellik ve tehlikeli davranışlara eğilimli olduğunu unutmayarak yaşa uygun güvenlik oluşturmaya çalışın."
 


DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU NEDEN TEDAVİ EDİLMELİDİR?
Hiperaktivite ve dikkat eksikliğinin tedavi edilmesi ya da edilmemesi çocuğun tüm hayatını değiştirebilir. Öyle ki,  tedavi görmeyen çocukların  yaşamı boyunca karşılaştıkları sıkıntılar daha fazladır. Bu sıkıntılar:
§  Özgüven Azalması
§  Kendilerinde Olan Kapasiteyi Ortaya Koyamama
§  Ders Başarısızlığı
§  Okul ve Öğretmen İlişkilerinin Bozulması
§  Anne, Baba ve Aile ile İlişkilerin Bozulması
§  Arkadaş İlişkilerinin Bozulması
§  Sosyal Aktivitelerin Kısıtlanması
§  Davranış Problemleri
§  Madde Kullanımı
§  Birlikte Görülebilecek Diğer Psikiyatrik Durumlar

Hiperaktivite ve Dikkat eksikliği olan çocuklarda aileye düşen en büyük görev ve  çocuğa yapılması gereken en özel ve büyük olumlu davranış biçimi onun kaliteli ve etkin bir tedavi programına girmesine yardımcı olmaktır.
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞUNUN REFLEKSOLOJİDEKİ YERİ

  Refleksoloji, ayaklarda, bedenin tüm bölgelerine, organlarına ve sistemlerine karşılık gelen refleks noktalarına, el ve parmaklarla uygulanan bir baskı tekniğidir.
 Ayak ve el refleksolojisi ayak tabanındaki belli noktaların manuel uyarılarak vücuttaki sinirlerin ve kan dolaşımının uyarılmasıdır.
  Bu yöntemle bedenin kendi kendini tedavi etme mekanizması harekete geçirilir ve bedende fizyolojik bir rahatlama sağlanır. Refleksoloji terapisi vücudun her bölgesinin ayaklarda bulunan belirli bir noktaya karşılık geldiği ve bunlara uygulayacağınız basınçlarla tüm vücudu gevşetip dengeleyebileceğiniz ve hatta bir dizi rahatsızlığın sağaltımına yardımcı olabileceğiniz teorisinden yola çıkar.
Refleksolojiyi bugünkü şekliyle beyin dahil olmak üzere tüm organlarımızın el ve ayak tabanlarındaki uzantılarına yani son bulan sinir uçlarını manuel tekniklerle uyarma olarak tanımlayabiliriz.Kısaca sinir sistemimizin el ve ayak tabanındaki periferik sonlanmalarını uyarma olarak tanımı geliştirebiliriz.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunda Refleksoloji çalışması çocuklarda zihni aktifleştirir hafızayı kuvvetlendirir. Beynin işleyiş hızının düzenlenmesi, ön beyin çalışma sisteminin düzenlenip geliştirilmesi gibi temel bir amaç etrafında toplanır.

Temel bölge sol ayakta baş parmağının belli üniteleri, belli kısımlarıdır. Beynin sempatik bölgesi daha çok hızlı çalıştığına dair hipotezler vardır. Bunun için bu hipoteze dair yapılan çalışmalarda beynin o bölgesinin sol ayaktan yapıldığı yani parasempatik dediğimiz bölgeden yapıldığı takdirde daha yavaş tempoda çalışmasını düzenleyerek  çalışmalarını sağlamaktır DEHB’da.

Pınar  KAYA DÖŞLÜ
Uzman Pedagog/Psikolog


Kaynakça:
§  UZM.DR.OSMAN ABALI(çocuk ve genç psikiyatri uzmanı) DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE CEP KİTAPLARI SERİSİ(PSİKİYATRİ-PSİKOLOJİ) adeda yayıncılık İstanbul, ekim 2007
§  Amerikan Psikiyatri Birliği. Psikiyatride Hastalıkların Tanımlanması ve Sınıflandırılması Elkitabı, Dördüncü Baskı (DSM-IV-TR), Amerikan Psikiyatri Birliği, Washington DC, 2000 den çeviren Köroğlu E, Hekimler Yayın Birliği, Ankara,2001

§  Refleksolojiye Giriş , Halil Tabur- Esat B. Z. Başaran ,İkinci Baskı , Kitap Dostu Yayınları ,İstanbul 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder